İnsana Gerçeği Söyleten Bir İlaç Gerçekten Mevcut mu?

Arnold Schwarzeneger gibi aksiyon kahramanları sık sık gerçeği söyleten bir ilacı kendilerine zorla içirten biri tarafından sorguya çekilirler. Filmlerde kahramanlarımız bu iksirlere karşı koymayı başarır ve gerçeği gizlerler. Gerçeği gizlemek belli ki, aksiyon kahramanlarını başarılı politik bir kariyere hazırlayan etmenlerden biridir.

Tüm bunlar tamamen kurgu gibi görünüyor olmasına rağmen gerçeği söyleten şeyler var. Sodyu amital ve sodyum pentotal gibi barbitüratlar 20.yy'ın başlarında gerçeği söyletmek amacıyla kullanılırlardı. Bu ilaçlar merkezi sinir sisteminin kontrolünü engeller. Bu yüzden de doktorlar tarafından hastaların unuttukları anılarını ya da bastırdıkları duygularını hatırlamaları için kullanılırdı. Ayrıca bu ilaçlar psikolojik sorunların fiziksel belirtilere dönüşme durumu olan, şüpheli konversiyon bozukluğu durumlarında da kullanılardı.

"Amital söyleşi" bu ilacın damardan küçük bir miktarda verilmesi ile gerçekleştirilir. ilaç kişide bir uyşukluk hali, konuşmada bozukluk ve gevşeme hali yaratır. Bu durumda hastaları telkine daha yatkın hale getirerek bastırılmış duygu ve anıların ortaya çıkartılması potansiyelini yaratır.

Günümüzde bu tür söyleşiler pek yapılmıyor."Gerçeği söyleten ilacın" size mutlaka gerçeği söyletmesi de gerekmiyor. Hastalar hakimiyetini kaybedebilirler ama öz kontrollerini tamamen yitirmezler. Bu yüzden de hala davranışlarını kontrol edebilirler. Çalışmalar bu amital söyleşiler sırasında hastaların sık sık zaman algılaırnın çarpıldığını, hafıza bozuklukları sergilediklerini ve gerçek ile hayali ayırt etmekte zorlandıklarını, böylece de gerçek ile kurgu olanın arasındaki çizginin daha bulanıklaştığını ortaya koymuştur.