Türkiye'nin İlk Yaşlılık Atlası Hakkında Bilgiler

 Türkiye'nin İlk Yaşlılık Atlası Hakkında Bilgiler

TÜBİTAK’ın desteği ile Akdeniz Üniversitesin’de bulunan Gerontoloji Bölümü Profesörü olan İsmail Tufan’ın başkanlığında yapılan çalışmada Türkiye’de atmış yaş üstü nüfusun hayat tarzı, problemleri ve ihtiyaçlarını ortaya çıkarmaktadır.

2000 senesinde başlanan ve 12 senede tamamlanan araştırmanın demografik verilerine göre Türkiye'de insanların yaşam sürelerinin giderek arttığının altı çizilmektedir. Türkiye'de 1990 senesinde ortalama yaşam süresi erkeklerde ellidokuz, kadınlarda atmışüç sene iken, 2010 senesinde ortalama ömür erkeklerde atmış dokuz, kadınlarda ise yetmiş üç seneye çıktığı gözlemlenmiştir.

Yaşlılığı altmış yaş dönemi ve sonrası dönem olarak kabul eden “Türkiye Gerontoloji Atlası” araştırmasına katılan otuzbeş bin ikiyüz otuzaltı yaşlı ile yüz yüze görüşülmüştür. Araştırma neticesinde, araştırmaya katılan kişişerin yüzde seksen üçünün gelirinin olmadığı, yüzde atmış üçünün sosyal güvenceden faydalanamadığı, bakıma muhtaç olma durumunda ciddi endişe yaşayan yaşlıların ölüm sebeplerinin başında kalp hastalıklarının geldiği gibi sonuçlar ortaya koyulmuştur.

 

National Geographic Dergisi Mayıs 2012 sayısında Türkiye'nin ilk Gerontoloji Atlası çalışması sonuçlarına geniş bir şekilde yer verilmiştir. Ayrıyeten Türkiye’de bulunan yaşlıların yaşam şartları ile ilgili farklı verilerin paylaşıldığı “Yaşlılık Atlası” Yapı Kredi Emeklilik'in katkısı ile dergi eki olarak okuyucularla buluşmuştur.

 

Araştırmaya göre:

 

Araştırmaya katılanlardan yüzde on altısı okuryazar değil iken, yüzde yirmialtısı diplomasız okuryazar, yüzde kırkbeşi ilkokul, yüzde dördü ortaokul, yüzde beşi lise ve yüzde ikisi üniversite mezunudur. Türkiye'de ortalama hayat süresinin en yüksek olduğu yerleşim yeri Nazilli, en düşük olduğu şehir ise Yozgattır. Yaşlıların yüzde elli üçü imkanlar, koşullar ve hizmetler yetersiz olduğu için alışveriş, akraba ziyareti gibi günlük yaşam aktivitelerini yerine getirememektedir. Sosyal güvenliği olmayan yaşlıların en yoğun bulunduğu il yüzde seksen dokuz ile Iğdırdır.  Türkiye'de yaşlıların yüzde seksen sekizi düzenli doktor kontrolü yaptırmıyor iken, yüzde otuzüçü ise bakıma ihtiyaç duymaktadır. Yaşlıların en büyük korkuları yüzde doksan iki oranında evlatlarına yük olmak olur iken yüzde seksen beşi hastalanmaktan korkuyor ve yüzde seksen üçü ise bakıma muhtaç kalmaktan korkmaktadır.  Yaşlıların yüzde doksan üçü zamanını en çok televizyon seyrederek, yüzde ellibeşi sohbet ederek, yüzdee kırksekizi radyo dinleyerek geçirmektedir.