Susma Orucu

Susmak;

TDK Sözlüğünde konuşmaktan kaçınmak, ses ve gürültüyü kesmek, ses ve gürültü yapmamak, etkisini ve tepkisini göstermemek anlamlarına gelebilirdi.

Ama bana göre susmak, kelimelerle kirletmemek idi en güzel anları.

Dilinle yıkmamaktı, uzun zaman uğraşlar sonucu kazandıklarını.

Konuşmaktan kaçınmaktan öte, konuşma yetisine sahipken kelimeleri dizginleyebiliyor olmanın haklı başarısıydı.

Ses ve gürültüyü kesmek yerine sessizliğin sesine kulak vermekti biraz.

Ses ve gürültü yapmamak değil, beynindeki gereksiz gürültüleri iki dudağının içinde hapsedip onlara müebbet ceza kesebilmekti.

Etkisini ve tepkisini göstermemekten öte, kendine tepki gösterebilmekti içten içe. Susmak beyninin süzgecinden kırk bin kere geçirip, kırk bin defa daha tartmaktı aynı düşünceleri.

Konuşmak;

TDK Sözlüğünde bir dilin kelimeleriyle düşüncesini sözlü olarak anlatmak, belli bir konudan söz etmek, bir konuda karşılıklı söz etmek, sohbet etmek anlamlarına gelebilirdi.

Ama bana göre konuşmak, seni dinleyen bir ailenin olması,

Sana hak veren dostlarının varlığının olması demekti.

Konuşmak, sen sustuğun anlarda dahi tek bir bakışınla seni anlayan bir eşinin, yoldaşının olması demekti.

Yani susmak tekil, konuşmak olabildiğince çoğul.

Susmak tek başına bir çaba, konuşmak alabildiğince işteş.

Susmak insanın kendi ile konuşması, konuşmak insanın konuşabilecek birilerinin varlığının olması demekti.

Susmak yalnızlık, konuşmak çoğunluk demekti.

Ve insanlar konuşmayı sever, susmayı değil.

Çünkü konuşmak, har vurup harman savurmakken cümleleri susmak harf orucu tutmak demekti.

Mine Baki